yagma-sucu-beraat-yargitay-kararlari

Yağma Suçu Beraat Yargıtay Kararları (TCK m. 148 )

            Öncelikle yağma suçu hakkında kısa bilgi verip daha sonra yağma suçu beraat Yargıtay kararlarını sizlerle paylaşacağız. Yağma suçu, bir diğer adıyla Gasp suçu,  menkul malın “cebir” veya “tehdit” kullanılarak alınmasıdır. Burada kanun mutlaka sahiplenme kastıyla hareket etmeyi aramaz. Malın geçici bir süre kullanmak kastıyla dahi olsa cebir ve tehditle zilyedin elinden alınmasıyla da yağma suçunun oluştuğu kabul edilir.

Tehdit, bir kimsenin iç huzuruna, karar verme hürriyetine ve serbest hareket etme özgürlüğüne yönelik bir müdahale olup suç teşkil eder. Cebir ise bir kimseye bir şeyi yapması veya yapmaması için zor kullanmak olarak tarif edilebilir.

Hırsızlık suçunda, cebir ve tehdit uygulanmadan mağdurun zilyedi olduğu mal rızası dışında alınmaktadır. Oysa gasp suçunda mağdurun zilyedi olduğu mal, cebir ve tehdit kullanılarak alınmaktadır. Cebir ve tehdit, iki suç arasındaki ayrım çizgisidir.

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 148. Maddesinden düzenlendiği haliyle yağma suçu;

  1. Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden ya da malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından bahisle tehdit ederek veya cebir kullanarak, bir malı teslime veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılan kişi, altı yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
  2. Cebir veya tehdit kullanılarak mağdurun, kendisini veya başkasını borç altına sokabilecek bir senedi veya var olan bir senedin hükümsüz kaldığını açıklayan bir vesikayı vermeye, böyle bir senedin alınmasına karşı koymamaya, ilerde böyle bir senet haline getirilebilecek bir kağıdı imzalamaya veya var olan bir senedi imha etmeye veya imhasına karşı koymamaya mecbur edilmesi halinde de aynı ceza verilir.
  3. Mağdurun, herhangi bir vasıta ile kendisini bilmeyecek ve savunamayacak hale getirilmesi de, yağma suçunda cebir sayılır.

İlgili kanun maddesi ile yağma suçunun basit hali düzenlenmiştir. Aynı kanunun 149. Maddesi ile de yağma suçunun nitelikli halleri düzenlenmiştir.

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 149. Maddesi;

  1. Yağma suçunun;
    1. Silahla,
    1.  Kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle,
    1.  Birden fazla kişi tarafından birlikte,
    1. (Değişik: 18/6/2014-6545/64 md.) Yol kesmek suretiyle ya da konutta, işyerinde veya bunların eklentilerinde,
    1.  Beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı,
    1. Var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak,
    1. Suç örgütüne yarar sağlamak maksadıyla,
    1. Gece vaktinde,

İşlenmesi halinde, fail hakkında on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

  • Yağma suçunun işlenmesi sırasında kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerinin gerçekleşmesi durumunda, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.

Madde metninde, yağma suçunun nitelikli hâlleri (daha fazla cezayı gerektiren halleri) sayılmaktadır. TCK’nın 150. Maddesinde de Yağma suçunun daha az cezayı gerektiren halleri sayılmıştır.

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 150. Maddesi;

  1. Kişinin bir hukuki ilişkiye dayanan alacağını tahsil amacıyla tehdit veya cebir kullanması halinde, ancak tehdit veya kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.
  2. Yağma suçunun konusunu oluşturan malın değerinin azlığı nedeniyle, verilecek ceza üçte birden yarıya kadar indirilebilir.

Şimdi yağma suçu beraat Yargıtay kararlarını sunuyoruz.

YAĞMA SUÇU BERAAT YARGITAY KARARLARI

Yargıtay 6.Ceza Dairesi’nin 2018/1179 Esas 2020/1987 Karar sayılı 04/06/2020 Karar tarihli ilamı şu şekildedir.

‘’ ÖZET: Sanığın 10.02.2016 günü babası mağdur tarafından saklanan bıçağını geri vermesini isteyip aldığı olumsuz yanıt üzerine balta ile kovaladığı iddiasının her aşamada mağdur anlatımı, tanıklar ve diğer deliller ile doğrulandığı; 10.02.2016 tarihinden önceki olaylar ile ilgili beraat kararı verildiği dikkate alındığında, sanığın mağdurdan zorla 50 TL alma şeklinde tamamlanan yağma suçunu işlediğini kabule esas alınan şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delillerin Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde karar yerinde açıklanıp tartışılmadan, yerinde ve yeterli olmayan, iddia ile ortaya konulan genel geçişli ifadelere yer verilerek tamamlanmış yağma suçundan hüküm kurulması,

Kabul ve uygulamaya göre ise; karar başlığında, şikayetçi olmayan ve davaya katılmak istemeyen mağdurun sıfatının müşteki olarak yazılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık … savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak bozulmasına karar verilmiştir.

Ceza davasında, sanığın bir ve/veya birkaç olayda mahkumiyetine karar verilebilmesi bakımından ortada bir şüphe varsa, bu da mutlak sanık yararına değerlendirilmelidir. Gerçekleşme şekli şüpheli veya tam olarak aydınlatılamamış olaylar ve iddialar sanığın aleyhine yorumlanarak mahkumiyet hükmü kurulamaz.  Yağma suçu beraat Yargıtay kararlarından bir diğerini sunuyoruz.

Yargıtay 6.Ceza Dairesi’nin 2021/19839 Esas 2022/10382 Karar sayılı 30/06/2022 Karar Tarihli ilamı şu şekildedir.

‘’ ÖZET: Suç tarihinde deniz sahili kenarındaki bankta oturup telefonla konuşan mağdurun yanına gelen sanığın mağdura hitaben “kapat o telefonu” diye bağırması üzerine korkan mağdurun telefonu kapattığı, sanığın akabinde de mağdurdan saatini kendisinin koluna takmasını istediği mağdurun da sanığın kendisine bir şey yapmasından korkarak saatini sanığın koluna taktığı ve su almak bahanesiyle sanığın yanından uzaklaşarak gittiği kafeden polisi aradığı ve olay yerine gelen polislerin sanığı yakaladıkları olayda, malın teslimi sırasında yağma suçunda aranan nitelikteki ciddi, korkutucu seviyede cebir/tehdit içeren söz veya hareket bulunmadığı,

mağdurun geçmişten gelen algı ya da tasavvuru ya da psikolojik durumu ve/veya ürkek kişiliği ile yarattığı düşünceye de bu şekilde bir anlam yüklenemeyeceği, salt mağdurun kendi iç dünyasındaki korku ve endişesiyle malın teslimine yöneldiğinin anlaşılması karşısında, mağdura yönelik herhangi bir tehdit ve cebir uygulamayan sanığın 5237 sayılı TCK’nın 141/1, 143 maddeleri gereğince cezalandırılması gerektiği gözetilmeden yerinde ve yeterli olmayan gerekçeyle karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

Yağma suçu amaç ve araç hareketlerden oluşan bir suçtur. İlk önce almayı gerçekleştirmek için araç hareketler olan cebir veya tehdit kullanılır, sonrasında bu cebir ve tehdidin etkisiyle malın alınması veya tesliminin sağlanması ile suç tamamlanır.

Cebir, şiddet, tehdit, yağma suçunun zorunlu unsurunu oluşturmaktadır. Zorunlu unsurların bulunmadığı olaylarda, yağma suçunun oluştuğundan bahsedilemez. Yağma suçu beraat Yargıtay kararlarından bir diğerini sunuyoruz.

Yargıtay 6. Ceza dairesi, 2021/22514 Esas 2021/16643 Karar sayılı 28.10.2021 karar tarihli ilamı;

Somut olay değerlendirildiğinde, suç tarihinde babasına ait iş yerinde çalışan mağdurun yanına gelen sanığın bir yeri aramak bahanesiyle cep telefonunu istediği, mağdurun vermek istemediği, sanığın bu kez “sonra seni görürüm” sözünü söylemesi üzerine korkarak cep telefonunu verdiği, sanığın cep telefonu ile konuşuyormuş gibi yaparak olay yerinden uzaklaşması şeklinde geliştiği anlaşılan olayda, malın teslimi sırasında yağma suçunda aranan nitelikteki ciddi, korkutucu seviyede cebir/tehdit içeren söz veya hareket bulunmadığı,

mağdurun geçmişten gelen algı ya da tasavvuru ya da psikolojik durumu ve/veya ürkek kişiliği ile yarattığı düşünceye de bu şekilde bir anlam yüklenemeyeceği, salt mağdurun kendi iç dünyasındaki korku ve endişesiyle malın teslimine yöneldiğinin anlaşılması karşısında, mağdura yönelik herhangi bir tehdit ve cebir uygulamayan sanığın 5237 sayılı TCK’nin 142/2-h maddesi gereğince cezalandırılması gerektiği gözetilmeden yerinde ve yeterli olmayan gerekçeyle karar verilmesi isabetsizdir.”

Cebir, şiddet, tehdit, yağma suçunun zor unsurunu oluşturmaktadır. Zorun bulunmadığı olaylarda, yağma suçunun tipik unsurundan bahsedilemez. Yağma suçu beraat Yargıtay kararlarından bir diğerini sunuyoruz.

Yargıtay 6. Ceza Dairesi’nin 2023/830 Esas, 2023/8932 karar sayılı, 27.02.2023 karar tarihli ilamı;

 “Sanık ile katılanın uzun süredir arkadaş oldukları, suç tarihinde birlikte alkol aldıkları, katılanın ise sanık ile gönül ilişkisi olan tanık E.T.’nin işten çıktığını bildiğinden dolayı ve sanığa yalan söylememesi için tanık E.T.’ye mesaj attığı, bu konu ile ilgili olarak aralarında çıkan tartışma sırasında sanığın katılanın telefonunu mesajlara bakmak için istediği, katılanın ise telefonunu vermediği, sanığın katılanın kafasına dipçik ile vurduğu ve burnuna yumruk attığı, olay sırasında tanık E.T.’nin de eve geldiği, çıkan tartışma sonucu KADES uygulamasının tuşuna basarak polis çağırarak sanığı yatak odasına götürdüğü ve fırsattan yararlanan katılanın evden kaçtığı, tanık E.T.’nın kovuşturma aşamasındaki beyanınında

\”katılan kaçıp gittiği için telefonu orada kalmış, koltuğun üzerindeydi, evin içinde bir koltuk vardı oradaydı, ben telefonu oradan aldım.\” dediği, sonrasında ise telefonun katılana teslimini sağlamak amacıyla sığınma evine götürmesi şeklinde gerçekleşen olayda sanığın üzerine atılı yağma suçunun unsurları itibariyle oluşmadığı bu sebeple sanık hakkında sadece neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan hüküm kurularak yağma suçundan beraat kararı verilmesi gerekirken mahkumiyetine karar verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur. Bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.”

Yağma suçu beraat Yargıtay kararlarını sizlere sunmaya çalıştık. Görüleceği üzere Yağma suçu nedeniyle girilen yargılama süreci önemli detayları içinde barındırmaktadır. Bu detayların kaçırılması halinde suç şüphesi altındaki kişi için adaletsiz sonuçlar doğabilir.

Sizlerin de Yağma suçu ile ilgili bir avukata ihtiyacınız olduğunda bizlerle iletişime geçebilirsiniz.

Similar Posts

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir